Yalçın'ın Maceraları

9 Nisan 2009 Perşembe

denizli, toplu, şapkalı, çilekli, güneşli günler...

ey ahali, yeniden merhaba. deniz fotoğrafı sözü verdiydim size; yanından ya da bizim evden olmasa da buyurun size deniz, bellapais manastırı'ndan, tepeden. aşağısı girne işte, sık sık çıkarıyorlar beni bu tepeye. tembellik kahvesi var, kameraman orta şekerli "con kahvesi" içiyor orada, ben de köpek kovalıyorum arabamla. onlar havlayıp hırlaşınca kahkaha atıyorum. neyse, tepeden manzara şahane. annem, dedem ve anneannem de öyle. bu ay üç hafta anneannemle dedem kaldı, iyice yorup yolculadım. şimdi sıra teyzemde. sonra babaannemler vb. bakacağız artık, ne kadar dayanıklılar. 
deniz bitti, evden ve bahçeden manzaralar şimdi: 

neyse ki oyun parkında annemle takılıyoruz sık sık. oyuncakların berisinde gördüğünüz prizler ingiliz sistemi, güvenli. yine de uzak duruyoruz. çekmeceler ise bildiğiniz türk sistemi, aç kapa aç kapa, parmağımı sıkıştırmadım daha. 
sabahları spor yapıyorum. yandan destekli kaleci eğitimi. kalecinin yandan yemişi olacağım bu gidişle. gerçi sol bek lazımmış bizim takıma. ibrahim üzülmez abi emekli olana kadar yetişirmişim o kanada. 
spordan sonra yemek vakti. iştahım yerinde çok şükür. çok yerinde. çok çok yerinde. çok çok çok yerinde. şişko oldum galiba. mama bittikten sonra, şu çilekli önlüğü de yemeye çalışıyorum çoğunlukla.
öğlenleri çiçekleri denetime çıkıyoruz teyzem ve kameramanla. başımda şapka, nisan güneşi geçmesin diye! nisan'da da güneş mi geçermiş diye şaşırmayasınız ha, millet havuza, denize girmeye başladı burada. ben daha girmiyorum, kedilerim de girmiyor, belki iguanamız giriyordur, iki gündür ortalıkta görünmüyor...  neyse, hepinize selamlar, görüşürüz yakında...

1 Yorum:

  • aynı çilekli önlükden bizde de var...
    ve mama bittikten sonra yaşanan aynı sahne...

    Blogger burcu adlı yazara göre, saat: 10 Nisan 2009 12:41  

Yorum Gönder

Kaydol: Kayıt Yorumları [Atom]



<< Ana Sayfa